Welcome, visitor! [ Register | LoginRSS Feed





Kocamın Yeğeni Çok iyi Yapıyor Beni

| Genel | 24 Eylül 2018

Ben Sevda, azgınlığı sonuna kadar yaşayıp boşalmaya hazır mısın?
Telefon Numaram: 0044 560 18 39


Yarrak yemeyi çok seven bir bayanım.. Azgınım ve bir okadar sert sikiş seviyorum ! ben Firdevs. 34 yaşında, buğday tenli, ela gözlü, üzüm gibi simsiyah saçları olan ve o kadar da seksi bedene sahip bir dişiyim. Evliyim ve bir çocuk annesiyim. Kocamla 13 sene evvel, Mart ayının 12’sinde evlendim. Ama yarağa tam olarak doymadım, taki kocamın yeğeni karşıma çıkana kadar. O gerçekte hep karşımdaydı, ama ben onun bir erkek bulunduğunu yeni fark ettim diyelim. Kocamla birbirimizi severek evlendik ve ilk başlarda gayet güzel, derli toplu bir sex ilişkimiz vardı. Ama ne yazık ki zamanla, çoğu evlilikte bulunduğu gibi, bizim de sex ilişkimiz bitti. Esasında pek sorunumuz yoktu, parasal halumuz da iyidir. Yine de işte birşeyler ters gitmeye başladı, kocamla sevişirken yeteri kadar heycan duymamaya başladım. Esasında kocamı seviyorum, o da beni seviyor, bundan eminim, tekrar de bir türlü o eski heycanı yakalayamaz olmuştuk. Çaktırmasak ta, hal vahimdi ve yapacak birşey olmadığı amacıyla mecbur katlanıyorduk.

Bir gün kocam açtı konuyu, “Hayatım, birbirimize itiraf edemediğimiz bir sorunumuz var!” dedi. Ben derhal anlamıştım, o bozukluğun sex bulunduğunu, kafamı hafif şayetek onayladım ve “Peki ne yapalım, yapacak birşey yok!” dedim. Kocam da, “Sana bir öneride bulunacağım, kabul edersen?” dedi. Ben de, “Söyle kabul edilecek bir şeyse namacıyla yapmayım!” dedim. (Kocamın Sinop’ta bir ablası var, o bölgeye gelin gitmiş, ama uzak bulunduğu amacıyla çok sık görüşemiyoruz, ablasını evliliğimiz boyunca yalnızca 3-4 kez gördüm, hepsi o kadar. Ama ablası da eniştesi de çok cana yakın insanlar). Kocam beni, şayet istersem bir iki aylığına ablasına göndermeyi öneri etti, belki ayrı kalırsak birbirimizi daha çok özler ve evliliğimizi kurtarabiliriz diye düşünmüş, en son deva olarak. Ben de, “Nasıl olur hayatım? Elin evinde ben nasıl bir iki ay kalayım?” dedim. Kocam da, “Ablamı da eniştemi de tanıyorsun, iyi insanlar. Hem ben meseleyi anlattım ablama, merak etme bozukluğun sexle alakalı bulunduğunu söylemedim!” dedi. Doğal olarak çekinmiş ablasından.

Kocam öyle deyince kafama yattı ve kabul ettim. Ertesi gün lüzumlu hazırlıkları yaptım ve kocam beni Samsun Uçağına bindirdi, “Seni Samsun’da Uçaktan inince ablamın oğlu Esat alacak, ben kendisiyle konuştum!” dedi. Esatı en son oğlumun Sünnetinde görmüşbütün, yani bir sene olmuştu görmeyeli. Zaten bir kez gördüm, diğer da görmedim. Onda da Sünnet düğününün telaşından pek ilgimi çekmemişti. Nerden bilebilirdim o delikanlının benim hayatımı değiştireceğini. Samsun havaalanına indiğimde gerçekte de Esat beni iç hatlarda karşıladı. Esatı bu sefer gördüğümde, kendi şahsıme, (Aman Tanrım benim bir sene evvelce gördüğüm Esat bu olamaz!) dedim. Çocuk gözüme o kadar yakışıklı ve çekici geldi ki, anlatamam. Bana derhal güleryüzle yaklaşarak, “Hoş geldin yengeciğim!” dedi, sarıldı ve yanaklarımdan öptü. Ama ben kaskatı kesilmiştim, sanki içimden ılık ılık birşeylerin aktığını hissettim, bu daha evvelce hiç hissetmediğim birşeydi. “Yenge, beni görünce niye şaşırdın, çok mu değişmişim?” dedi.

“Evet yaa Esat çok şaşırdım, bir senede çok değişmişsin, senin bu kadar büyüyüp yakışıklı bir delikanlı olacağını hiç ön görü etmiyordum!” dedim. Bu sözler ağzımdan birdenbire çıkıvermişti, hiç sonunun nereye gideceğini düşünmemiştim. Esat ta gülerek, “Yaa yenge şimartma beni, bak başına bela olurum sonra!” dedi. Valizim de bagajadan gelince, bindik arabasına ve yola koyulduk. Gözümü Esattan alamıyordum. Bu arada Esat 23 yaşında, uzun boylu, atletik yapılı, esmer bir genç. Ne yalan söyleyim, o andan itbaren kocama içimden çok teşekkür ettim, beni gönderiği amacıyla. Baştan pek hevesli değildim gitmeye, ama Esatı gördükten sonra bütün hislerim değişiverdi. Yolda Esatla başladık sohbete. Biraz havadan sudan konuştuktan sonra, Esat, “Yenge dayım nasıl?” diye sordu. Ben de, “Dayın bu aralar biraz sıkıntılı!” dedim. “Hayrola yenge?” dedi. “Boş ver, özel konular!” dedim. Esat anlatmam amacıyla ısrar etti. Esasında ben de anlatmak istiyordum, daha doğrusu havaalanında gördüğüm andan itibaren Esatla sevişmeyi arzuluyordum ve konunun kapanmasından ve birdaha fırsatını bulamamaktan korkuyordum. Esat çapkın birisine benziyordu, “Ne oldu yenge, namacıyla anlatmıyorsun, biz yabancımıyız?” diyerek, akraba ayakları yapmaya başladı.

“Bak Esat, biz dayınla ayrılmanın eşiğindeyiz!” deyip, bitmiş seks hayatımızı bulunduğu gibi anlattım. Esat hayretler içersinde dinlerken, bir yandan da önünü ovuyordu. Siki kalkmıştı, bu da benim dikkatimden kaçmadı tabiki. Ben de cesaretlenip, hadiseleri dahada abartarak, “Seni havaalanında görene kadar sex aklımın ucundan bile geçmiyordu, bana sarılıp yanaklarımdan öptüğünde birdenbire kadın bulunduğumu, dişi bulunduğumu hissettim!” dedim. Bunu nasıl söylediğime şahsım de şaşırmıştım. Esat, “Yenge ben de seni geride bıraktığımız sene gördüğümde çok beğendim arzuladım, ama dayımın karısı bulunduğun amacıyla, şansım yok diye çok düşünmemeye gayret ettim, şayet istersen sana yardım ederim!” dedi. “Nasıl?” diye sordum. “Bence sizin heycana gereksiniminiz var!” dedi. “Ee, nasıl olacak peki?” dedim. “Yenge, şayet istersen seninle birlikte oluruz!” dedi. Ben de, “Saçmalama, olurmu öyle şey!” dedim. Sanki deminki kelimeleri diğer biri söyledi, halbuki öneriine basenemıştım bile.

Bu arada saat gecenin iki buçuğu olmuştu. Esat arabayı yolboyunda tespit edilen park gibi, boş bir yere çekti. Orda bizim arabadan diğer vasıta yoktu. Ve derhal dudaklarıma yumuldu. “Esat yapma, etme ne olur!” söylüyordum, ama bir yandan da, derhal oracıkta beni sikmesini istiyordum. Esat beni öylesine vahşice öpüyordu ki, bir vakit sonra dudaklarımı hissetmemeye başladım. Ben de bu arada onun yarağını pantolonunun üstünden ovuyordum. Tanrım, nasıl da heycanlanmıştım, sanki ilk kez bir yarak yiyecekmişim gibi. Artık şahsımi tamamiyle Esatın kollarına bıraktım. Esat hem beni çılgınca öpüyor, Penyemin altından elini sokup göğüslerimi avuçluyor, sıkıyor, okşuyordu. O göğüslerimi hoyratça okşadıkça ben çıldıracak gibi oluyordum. Külotum sırılsıklam olmuş, amımın suları arabanın koltuğuna akmaya başlamıştı.

Önde rahat değildik, arabanın arka koltuğuna geçtik. Esat Penyemi yukarıya sıyırıp südyenimi çıkardıktan sonra, eteğimi topladı ve ıslak külotumu da bacağımdan çekerek çıkardı. Sonra da kendi pantolununu ve külodunu çıkarıp, memelerime yumuldu, başladı öpüp yalayıp emmeye. Memelerimi öyle bir emiyordu ki, sanki kopartacakmış gibi. Canım yanıyor, ama zevkten aldırış etmiyordum. Esat yavaş yavaş aşağıya indi ve amımı ağzına aldı, deli gibi yalamaya başladı. “Yenge çok tatlı amın var!” söylüyordu durmadan. Ben de, “Yengenin amı kurban sana Esatım!” söylüyordum. Bu arada ben kaç kez boşaldım hatırlamıyorum bile, amım sanki ateşten bir kor gibi, söneceği yoktu. Esat amımı, amımın dudaklarını ve klitorisimi emmeye devam ediyor, yalamadık ısırmadık yerimi bırakmıyordu. Dayanacak gücüm kalmadı ve ben de onun yarağını ağzıma aldım ve deli gibi yalamaya, emmeye başladım. Esatın yarağı çok uzun değildi, ama gerektiğince kalındı ve ben emdikçe yarak sanki ağzımda dahada kalınlaşıyordu.

Artık o görkemli şeyi amıma yedirme vakityi gelmişti. Esatı koltuğa yasladım, eteğimi toplayarak kucağına geçtim. Esat bir eliyle amımın dudaklarını yanlara ayırdı, diğeri eliyle de yarrağını tuttu, yarrağın başını amımın deliğine denk getirip hafifçe soktu ve beni ansızın kendisine çekti. Esatın yarak, nezamandır sikilmeyen amıma, dibine kadar girince, o an sanki birisini öldürüyorlarmış gibi bağırdım. Esat beni öyle bir bastırıyordu ki, kalçalarım sanki kopacak gibi oluyordu. Ama zevkten deliye dönmüşbütün, ard arda boşalıyordum, hiç birşey umurumda değildi. Esat beni bir vakit bu tür siktikten sonra, beni üstünden kaldırarak, “Arkanı dön güzel yengem, yeğeninin yarağını birazda arkadan ye!” dedi. Hiç ikiletmedim, derhal arkamı döndüm, eteğimi topladım, ön kotuğun başlığından tutunarak, hafif öne eğildim ve göbütünü kaldırdım.

Göbütünü sikecek sanmıştım, o niyetle heyecanla bekliyordum, ancak Esat göbütünün yanaklarını ayırarak, yarrağını amıma sokmaya başladı. Başparmağını da göbütünün deliğine sokup, amımı öylesine güzel sikiyordu ki, sanki bulutların üstünde uçuyordum. Esat arkadan amıma pompalarken, “Yenge senin derdin buymuş, dayım seni iyi sikemiyormuş!” diyor, beni dahada süratli sikiyordu. Ben de onun önünde sanki vahşi bir kısrak gibi tepiniyordum. Arkadan elini uzatıp göğüslerimi sanki koparacak gibi sıkıyor, saçlarımı sanki atın yelesini tutar gibi asılıp, dörtnala amıma pompalıyordu. Hayatımın en güzel anlarıydı ve bitmesini hiç istemiyordum, ama çocukcağızı da daha ilk günden çok yormak istemiyordum, “Esat, bundan sonra dayanacak gücüm kalmadı, bittim, ne olur bundan sonra boşal, daha çok sikişiriz aşkım, nasıl olsa iki ay seninim!” dedim. Bunun üstüne Esat bütün süratiyle bir iki kez daha vurdurarak soktu, arkamdan bana kenetlendi ve hırlayarak bütün döllerini amımın amacıylae fışkırtmaya başladı. Dölleri fışkırırken ben de onunla birlikte bir kez daha boşaldım. Bacaklarım titredi, gözlerimin önü karardı.

Biraz öyle kalıp soluklandıktan sonra toparlandık ve yola koyulduk. “Muhteşemdin Esat! Nezamandır bu tür sikişmemiştim, teşekkürler aşkım!” dedim. Esat da, “Ben de dayıma teşekkür ediyorum yenge, iyi ki seni göndermiş! Seni kaldığın prosese daha her gün sikecem güzel yengem, merak etme seni yarağa doyuracam!” dedi. Ben de, “Sik aşkım, hergün sik yengeni, yengenin amı da götü de senindir bundan sonra!” dedim. Elleşerek öpüşerek yola devam ettik ve sabah saat 6’da vardık Sinop’a…

Sadece yeğeni değil, ben de kocama teşekkür esöylüyordum. “İyi ki gönderdin beni canım kocacığım, seni çok seviyorum! Yeğenin görkemli bir erkek, yeğenine veriyorum diye ne olur kızma bana, döndüğümde sana da benzerini verceğim, aşkım benim, biricik kocam

Ben Gizem, boğalar gibi azdıra azdıra boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 0044 560 18 39

Leave a Reply

You must be logged in to post a comment.